Antalya’nın En Güzel Plajları

Türkiye’nin turizm başkenti Antalya, sadece tarihi ve doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda kilometrelerce uzanan sahil şeridi boyunca sıralanan birbirinden güzel plajlarıyla da ünlüdür. “Turkuaz Sahil” olarak da anılan bu kıyılarda, her zevke uygun bir plaj bulmak mümkündür. İşte size Antalya’nın en göz alıcı, denize girmenin keyfini doruklara çıkaran plajlarından bazıları:

Antalya’nın Cennet Kıyıları: Gidilebilecek En Güzel Plajlar

Antalya kıyıları, Akdeniz’in en güzel renklerini barındıran, güneşin ve denizin tadını çıkarmak için sayısız seçenek sunan bir yeryüzü cennetidir. Bu uzun sahil şeridinde, kimi zaman sarp kayalıkların arasına gizlenmiş bakir koylarda, kimi zaman ise kilometrelerce uzanan altın sarısı kumsallarda denize girebilirsiniz. Her biri farklı bir güzellik ve atmosfer sunan bu plajlar arasından en güzellerini seçmek zor olsa da, bazıları var ki güzellikleriyle adeta ikonikleşmiştir.

Batıdan başlayacak olursak, Kaş ile Kalkan arasında yer alan Kaputaş Plajı, şüphesiz Antalya’nın en fotojenik noktalarından biridir. Sarp kayalıkların arasındaki dar bir kanyondan denize dökülen turkuaz rengi suları ve altın sarısı kumsalıyla adeta bir kartpostal güzelliğindedir. Plaja inen uzun merdivenler biraz yorucu olsa da, aşağıda sizi bekleyen manzara tüm yorgunluğunuzu unutturur. Özellikle sabah saatlerinde denizin rengi daha da büyüleyici olur, ancak küçük bir plaj olması nedeniyle özellikle yaz aylarında oldukça kalabalık olabileceğini unutmamak gerekir.

Yine batıda, Kaş yakınlarında bulunan Patara Plajı ise Kaputaş’ın aksine devasa boyutlarıyla dikkat çeker. Yaklaşık 18 kilometrelik uzunluğuyla Türkiye’nin en uzun plajlarından biri olan Patara, incecik altın sarısı kumları, rüzgarla şekillenen kum tepeleri ve hemen arkasındaki Likya’nın önemli liman kentlerinden Patara Antik Kenti ile benzersiz bir birleşim sunar. Aynı zamanda Caretta caretta deniz kaplumbağalarının önemli bir üreme alanı olduğu için koruma altındadır. Genişliği sayesinde kalabalıktan uzaklaşma imkanı sunan plaj, rüzgarlı yapısıyla rüzgar sörfü gibi sporlara da elverişlidir.

Antalya şehir merkezine geldiğimizde ise iki büyük plaj öne çıkar. Bunlardan ilki, falezlerin batısında uzanan Konyaaltı Plajı‘dır. Kilometrelerce uzunluktaki bu plaj, genellikle çakıllı yapısıyla bilinir. Arkasında yükselen Beydağları’nın muhteşem manzarası eşliğinde denize girmek ayrı bir keyiftir. Sahil boyunca uzanan parklar, kafeler, restoranlar ve yürüyüş yollarıyla oldukça canlı bir atmosfere sahiptir ve Mavi Bayrak ödüllüdür. Şehir merkezinden kolayca ulaşılabilir olması büyük bir avantajdır.

Şehir merkezinin doğusunda yer alan Lara Plajı ise, Konyaaltı’nın aksine incecik kumlarıyla ünlüdür. Genellikle “Altınkum” olarak da anılan bu bölge, özellikle büyük ve temalı tatil köylerinin yoğunlaştığı bir alandır. Mavi Bayraklı plajları, sığ denizi ve geniş kumsalıyla özellikle çocuklu aileler ve konforlu bir resort tatili arayanlar tarafından tercih edilir.

Antalya’nın doğusuna doğru ilerlediğimizde, Alanya’nın incisi Kleopatra Plajı ile karşılaşırız. Adını Mısır Kraliçesi Kleopatra’dan aldığı rivayet edilen bu plaj, altın rengi ince kumu ve berrak deniziyle ünlüdür. Tarihi Alanya Kalesi’nin eteklerinde yer alması, plaja ayrı bir güzellik katar. Merkezi konumu, canlı atmosferi ve temiz deniziyle Alanya’nın en popüler plajlarından biridir.

Doğayla daha iç içe, sakin ve otantik bir deneyim arayanlar için Çıralı Plajı harika bir alternatiftir. Olimpos Antik Kenti’nin yanı başında yer alan bu plaj, portakal bahçeleri ve çam ormanlarıyla çevrilidir. Aynı zamanda Caretta caretta’ların yuvalama alanı olduğu için koruma altındadır ve bu nedenle daha sakin, yapılaşmanın sınırlı olduğu bir atmosfere sahiptir. Çıralı’da denize girdikten sonra yakındaki Yanartaş’ın (Chimaera) sönmeyen ateşlerini ziyaret etmek veya Olimpos’un mistik kalıntıları arasında dolaşmak mümkündür.

Tarihle denizin iç içe geçtiği bir başka özel nokta ise Kemer yakınlarındaki Phaselis Antik Kenti‘dir. Çam ormanları içinde yer alan bu antik liman kentinin kalıntıları arasında dolaşırken, birbirinden güzel üç küçük koyda denize girme imkanı bulursunuz. Antik liman duvarlarının hemen yanı başında, berrak ve sakin sularda yüzmek, zamanda yolculuk yapıyormuş hissi verir. Hem kültür gezisi hem de deniz keyfini bir arada yaşamak isteyenler için eşsiz bir seçenektir.

Plaj Seçiminde Öncelikleriniz

Gördüğünüz gibi Antalya, her biri farklı bir karaktere sahip sayısız plaj sunuyor. Seçim yaparken kendi önceliklerinizi belirlemeniz önemlidir. Dramatik manzaralar ve turkuaz sular mı arıyorsunuz (Kaputaş)? Yoksa kilometrelerce uzanan kumsalda özgürce yürümek mi (Patara)? Şehir merkezinin kolaylıklarını mı tercih edersiniz (Konyaaltı, Lara), yoksa doğanın ve tarihin sessizliğini mi (Çıralı, Phaselis)? Kum plaj mı sizin için vazgeçilmez (Lara, Kleopatra), yoksa çakılın berraklığı mı (Konyaaltı)? Canlı bir atmosfer mi istersiniz, yoksa sakinlik ve huzur mu? Bu soruların cevapları, sizi Antalya kıyılarındaki kişisel cennetinize götürecektir.

Turkuazın Her Tonu Antalya Kıyılarında

Antalya’nın sahil şeridi, Akdeniz’in en güzel plajlarından bazılarına ev sahipliği yaparak, deniz ve güneş tutkunları için adeta bir rüya destinasyonudur. İster sarp kayalıkların arasındaki gizli bir koyda, ister antik kalıntıların yanı başında, isterse şehrin kalbinde uzanan hareketli bir kumsalda olun, Antalya’nın turkuaz suları sizi büyüleyecektir. Bu listede yer alanlar sadece birkaç örnek; Antalya kıyıları boyunca keşfedilmeyi bekleyen daha nice güzel plaj bulunuyor. Kendi favorinizi bulmak için bu eşsiz sahilleri keşfe çıkmanız yeterli.

Oteller.Rehberi.Pro, binlerce farklı konseptteki tesisi (lüks otellerden butik pansiyonlara, kiralık villalardan apartlara kadar) bir araya getirerek, hem bütçenize uygun hem de lüks beklentilerinizi karşılayabilecek seçenekleri bulmanıza yardımcı olabilir. Kullanıcı yorumları, detaylı fotoğraflar ve filtreleme imkanları sayesinde, aradığınız o özel ve uygun fiyatlı mekanı keşfetmeniz daha kolay hale gelir.